İYİ Parti İstanbul Milletvekili Cihan Paçacı, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, demokratik dengeyi zayıflatmış, kuvvetler ayrılığı ilkesini erozyona uğratmış, ekonomiyi krizden krize sürüklemiş, temel hak ve özgürlükleri kısıtlamıştır.” dedi.
İYİ Parti milletvekilleri Cumhurbaşkanlığının 2024 yılı bütçesi üzerinde söz aldı.
Paçacı, 2002 yılı öncesi her yıl yapılan bütçe görüşmelerinin Meclis çalışmaları içinde çok önemli bir yere sahip olduğunu, bütçe görüşmeleri için tüm siyasi partilerin çok ciddi hazırlıklar yaptığını, halkın ve medya kuruluşlarının görüşmeleri yakından takip ettiğini kaydetti.
Bugün ise AK Parti milletvekilleri dahil halkın ve medyanın eskisi gibi bütçe görüşmelerine ilgi duymadığını iddia eden Paçacı, “Bu durumun temel sebebi Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’dir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi demokratik dengeyi zayıflatmış, kuvvetler ayrılığı ilkesini erozyona uğratmış, ekonomiyi krizden krize sürüklemiş, temel hak ve özgürlükleri kısıtlamıştır. Cumhurbaşkanlığı sistemi, devletimizin bütün köklü kurumlarını zayıflatmış, devletin sahip olduğu kurumsal hafızayı yok etmiş ve binlerce yıldır süregelen devlet geleneğimizin birikimini tasfiye etmiştir.” diye konuştu.
Paçacı, mevcut sistemle siyasi parti ve devlet yönetimin iç içe geçtiğini, siyasallaşan bir devlet yapısı ve devletleşen bir siyasi partiyle karşı karşıya olduklarını söyledi.
Meclisin bütçe yapma yetkisinin elinden alındığını ileri süren Paçacı, “Bugün bütçe oylamasının da hiçbir işlevi ve önemi kalmamıştır. Bütçe, Meclis’te reddedilse bile Cumhurbaşkanı yeniden değerlemeyle bütçeyi uygulamaya devam edebilir.” dedi.
Paçacı, yargı kurumlarına olan güvenin en düşük seviyelere indiğini, yargı organlarının verdiği kararlar karşısında halkın adalete olan inancın her geçen gün zayıfladığını savundu.
Can Atalay ile ilgili Yargıtay ve Anayasa Mahkemesinin verdiği kararları anımsatan Paçacı, “Devlet organizasyonunun ana taşıyıcısı olan yargı erki adil ve tarafsız olma kimliğini kaybetmiş, siyasi iktidar adına hareket eden bir yapıya dönüşmüştür.” ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, bu bütçenin Türkiye’nin sadece ekonomik sorunlarının değil, aynı zamanda yönetilememe sorunu olduğunu gösterdiğini belirtti.
Ataş, “Bu bütçe, faiz lobilerini mutlu eden bütçedir. Bu bütçe aydınlık bir gelecek vadetmiyor. Gerçek anlamda insan hayatına dokunmuyor, insanların ihtiyaçlarına cevap vermiyor.” diye konuştu.
İYİ Parti İzmir Milletvekili Hüsmen Kırkpınar ise bu bütçe geçim sıkıntısı içinde kıvranan milyonlarca kişiyi görmezden gelen bir bütçe olduğunu iddia etti.
Kırkpınar, “Bu bütçe milleti açlık sınırının altına mahkum eden, ülke kaynaklarını yandaşlara peşkeş çekerek zengin eden yoksulluk içindeki milletin paralarını sığınmacılara dayatan ve içinde milletin olmadığı bütçedir.” dedi.
Kırkpınar, fahri Kuran kursu öğreticilerin, ücretlerinin düşük olduğunu, SGK primlerinin eksik yatırıldığını, bu nedenle fahri Kuran kursu öğreticilerinin mağdur olduğunu kaydetti.
Fahri Kuran kursu öğreticilerin kadrolu personellerle aynı işi yapmalarına karşın hiçbir sosyal hakka sahip olmadığını ifade eden Kırkpınar, Diyanet İşleri Başkanlığının bu mağduriyeti gidermesini istedi.
İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, bütçenin Türkiye’nin gerçek sorunları ve ihtiyaçlarını yansıtacak şekilde hazırlanmadığını, keyfi ve müsrif bir anlayışı pekiştirdiğini iddia etti.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne yönelik eleştirilerde bulunan Uz, “Bu sistem Cumhurbaşkanı’na geniş yetkiler verirken, Meclis’in, yargının ve denetim kurumlarının rol ve etkinliğini azalttı. Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak kurulan başkanlıklar da bakanlıkların sorumluluk ve yetkilerini gasp ederek kamu yönetiminde kargaşa ve çift başlılık oluşmasına neden oldular.” dedi.